Şık tasarımıyla insanın gözünü alan yeni Audi TT, 200 beygirlik 2.0 Turbo motoruyla birlikte performans olarakta özendirici bir kullanım ortaya koyuyor. İlk defa 1995 yılında Frankfurt Otomobil Fuarı’nda alıcıya çıkan Audi TT, o zamanlar çok büyük bir alıcı kitlesiyle karşı karşıya kalmamıştı çünkü araba henüz o zaman konsept üretimdeydi. 1998 yılında ise arabanın seri üretime geçmesiyle birlikte kısa sürede birçok kişi tarafından ilgi odağı haline geldi. Çünkü arabanın 3 sene öncesi haliyle 3 sene sonraki hali tıpa tıp birbiriyle aynıydı. Günümüz otomobillerinin tasarımının bir miltaşı olarak nitelendirilen Audi TT kısa sürede simgeleşti. Çıktığı ilk zamanlarda yol tutuş sorunu gibi ufak tefek sorunlar yaşamış olsada yıllar ilerledikçe bu sorunları halletti ve TT yoluna emin adımlarla devam etti.
Arabanın en son çıkan kasasına baktığınızda her zamanki gibi sürücü için özel odaklı hazırlanmış bir kokpit karşınıza çıkıyor. Kokpit, alüminyum parçalar eşliğinde tasarlandığı için çok sportif bir havaya sahip. Özellikle alüminyum havalandırma düğmeleri ve vites kutusu oldukça hoş gözüküyor. Fakat eleştirmenlerin gözünden, arabanın cam açma ve ayna kontrol tuşları biraz ters tarafta kaldığı için kullanımı zorlaştırabiliyor. Audi TT’nin arka kısmında bulunan koltukların ise bir coupe tarz araba için fazlasıyla dar olmasıda biraz sıkışmanıza neden oluyor.
Daha öncedende bahsettiğim gibi arabada 200 beygirlik 2.0 Turbo motor kullanılıyor. Bu motor alt ve üst devirlere çıktığında gaz pedalıyla çok çabuk ilişkiye girebildiği için kullanıcıyı hızlanma konusunda aşırı derecede tatmin ediyor.